Birden 1516 yaşlarında sevimli bir kızın yolun kenarında otostop yaptığını görmüş.
Adamın da aynı yaşlarda iki kızı varmış. Hemen arabayı kızın yanına yanaştırmış; "Gece yarısı böyle ıssız bir yerde ne yapıyorsun Allah aşkına ? " demiş. Kız; Kız, "Uzun hikaye. Rica etsem beni evime götürür müsünüz? Buraya çok yakın. Bu iyiliğinizi ömür boyu unutmam" diyerek arka koltuğa oturmuş. Kızın üzerinde cicili bicili, hoş bir elbise varmış. Evinin adresini vermiş. Gerçekten de yakınmış ev. Adam eve vardığında önünde durmuş, "İşte geldik küçük hanım" diyerek arka koltuğa dönmüş ama arkada hiç kimse yokmuş Gözlerine inanamamış tabi. Hemen arabasından inip evin kapısını çalmış. HABERİN DEVAMI İÇİN FOTOĞRAFA TIKLAYIN,,,
Beyaz saçlı, çok yorgun görünen yaşlı bir kadın açmış kapıyı. Adam heyecanla, "Bana inanmayacaksınız ama yoldan küçük bir kız aldım. Bana buranın adresini verdi ama tam geldiğimizde… " Yaşlı kadın adamı susturmuş, "Biliyorum, biliyorum" demiş, "Sonra da ortadan kayboldu değil mi? Bu başımıza ilk defa gelmiyor. Her cumartesi akşamı aynı şey olur… Meğer kız bir cumartesi gecesi diskodan dönerken trafik kazası geçirmiş ve oracıkta ölmüş. Şimdi her cumartesi gecesi kazada öldüğü yerden otostop yapıp evine gelmek istiyormuş ama bunu bugüne kadar başaramamış. Kadın bunları anlatırken adamın gözü piyanonun üzerindeki kızın fotoğrafına ilişmiş. Evet, kız aynı kızmış ve üzerinde de aynı elbise varmış. Bu hikayedeki ince ayrıntıyı lütfen biraz düşünün!