6.2 Şiddetindeki Deprem Büyük Depreme Karşı Bir Uyarı Mıydı?
İstanbul Silivri açıklarında bugün yaşanan 6,2 büyüklüğündeki deprem, Marmara Denizi’nde beklenen büyük sarsıntının ayak sesleri olabilir mi? Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür’den gelen açıklamalar, endişeleri daha da artırdı.Diğer sayfamıza geçerek detayı okuyunuz
AFAD verilerine göre, saat 12.19’da meydana gelen 3,9 büyüklüğündeki ilk sarsıntının ardından aynı bölgede kısa süre içerisinde art arda toplam yedi deprem daha yaşandı. En büyüğü 6,2 olan bu sarsıntıların ardından bölgede panik havası hâkim oldu. Saat 12.51’de 5,9 ve 4,4 büyüklüğünde artçı depremler meydana gelirken, 13.01’de 4,8, 13.02’de 4,5 ve 4,9 büyüklüğündeki yeni sarsıntılar Silivri ve çevresini sarstı. Son olarak 13.07’de Büyükçekmece açıklarında 3,4 büyüklüğünde bir deprem daha kaydedildi.
Deprem sonrası sosyal medya hesabından açıklama yapan Prof. Dr. Naci Görür, bölgedeki hareketliliğin Kumburgaz Fayı üzerinde yaşandığına dikkat çekti. Görür, bu fayın "kilitli" olduğunu ve enerji biriktirmeye devam ettiğini belirtti. “Burası zaman zaman küçük depremlerle kendini gösteriyor ama asıl tehlike hâlâ yerinde duruyor” diyen Görür, uyarılarını şu sözlerle sürdürdü:
İstanbul’da Marmara Denizi’nde, Kumburgaz Fayı üzerinde çok sayıda deprem oluyor. Bunlar beklenen büyük deprem değil. Ancak bu küçük sarsıntılar, fayın stres biriktirdiğini gösteriyor. Asıl deprem bu değil, asıl deprem 7’nin üzerinde olacak.”
Depremin ardından toplumun ve yetkililerin bu tür olaylara sadece sarsıntı anında değil, her zaman hazırlıklı olması gerektiğini vurgulayan Görür, “Deprem olduğu zaman değil, olmadığı zaman konuşulmalı. Hükümet, belediye ve halk birlikte hareket etmeli. Kentsel dönüşüm binadan ibaret değil, kentleri depreme dirençli hale getirmeliyiz” dedi.
Görür, ayrıca halkı daha bilinçli ve denetleyici olmaya çağırdı: “Artık gerekeni halk yapmalı. Gözetim ve denetimle yöneticiler üzerinde baskı kurulmalı.”
Silivri açıklarında meydana gelen sarsıntıların ardından uzmanların ortak görüşü net: Bu yaşananlar, Marmara’daki büyük depremin habercisi olabilir. Naci Görür’ün son cümleleri ise durumun ciddiyetini bir kez daha hatırlattı:
“Bu öyle oldu-bitti-geçti diyeceğimiz bir deprem değil. Türkiye, değişmemesi gereken gündemini hatırladı. Büyük deprem geliyorum diyor. Zaman kalmadı.”