ve ardından bebek haberleriyle gündeme gelen Nihat Doğan,
canlı yayında gözyaşları içerisinde açıkladı..
Ayrıntılar Haberin Devamındadır…
Ünlü türkücü Nihat Doğan, katıldığı canlı yayında 2 yıl önce kaybettiği ablasını anıp gözyaşlarına boğuldu. Yeni evliliğinden ve doğacak çocuğunda da bahseden Doğan, geçmişte hatalar yaptığını söyleyerek özeleştiri yaptı.
Yakın zamanda İranlı sevgilisi ile evlenen ve ardından bebek haberleriyle gündeme gelen Nihat Doğan, 2. Sayfa programına konuk oldu. Programda pişmanlıklarına ve üzüntülerine değinen Doğan, evliliğine dair de bilinmeyenleri paylaştı. Nihat Doğan, "Ben konuşurken 'oğlum olacak, onu maça götüreceğim' diyordum. Bizim jenarasyon 'erkek adamın erkek çocuğu olur' fikri ile büyüdük. Kalbini duyunca 'aman ya, yeter ki sağlıklı olsun' diyorsun." ifadelerini kullandı.
DOĞAN'DAN ÖZELEŞTİRİ: ÇOK HATALARIMIZ OLDU
"Hayat olgunlaştırıyor. Hatalarımız oldu, yanlışlarımız oldu, magazinsel ilişkilerimiz oldu, kırdığım kırıldığım oldu." diyen Nihat Doğan, "ND sineması benim hayatım diyordum. O sinemada istemediğim şeyler oldu. Sayın İbrahim Tatlıses ile kavgamız oldu. Neticede 3 kuruşluk bir dünya..." diye konuştu.
Doğan, "Necip Fazıl'ın güzel bir sözü var. 'Ben geçmişimi dürdüm, büktüm, çöpe attım. Çöpü karıştırmak köpeklerin işidir' diyeceğim çok ağır olacak. Bu hayatta görmediğim hiçbir şey kalmadı .Mesleğimde yaşamadığım hiçbir şey kalmadı. Sadece bir tek evlat özlemim vardı. Annem 'torun özlemim var' diyordu, sürekli 'sana kız bulduk' diyordu." ifadelerini kullandı.
'CİĞERİMDEN PARÇA KOPTU'
Doğan, ablasından bahsettiği dakikalarda gözyaşlarına boğuldu. Doğan, "Ablamın 2. yılıydı 1 hafta önce. Benim için çok kıymetliydi. ablam hiçbir şey görmedi. Garip geldi, garip gitti. Kardeş acısı çok zormuş. Allah kimseye yaşatmasın. Ben böyle bir acı görmedim, duymadım. Ciğerimden parça koptu. Ne zaman beni görse karpuz isterdi. Abla başka bir şey iste, elbise iste, ayakkabı iste derdim. 'Yok karpuz yeter' derdi." ifadelerini kullandı.
"BEN ONUN HAYRANIYIM"
Nihat Doğan evliliğine dair ayrıntıları şöyle anlattı:
"Arzu bizi izliyor şu anda. 'Nihat Doğan'ın hayranı' yazmışlar. Ben onun hayranıyım. O beni tanımıyordu. Evliliğe götüren de beni tanımamasıydı zaten. Onu bir restoranda gördüm. Masa değiştirdi, ben de değiştirdim. Kalktı giderken peşinden gittim. 'Tanışabilir miyiz' dedim. Benim gülüşüm de onun hoşuna gitmiş. 'Tamam' dedim. Otoparka kadar konuşarak gittik. Türkçede bilmiyor, nasıl konuşacağız, numarasını nasıl isteyeyim. Bir numara verdi ama o da değişik. Başka başka insanlar çıkıyor. Çift sıfır koymamışız. Sonra bir şekilde buluştuk. Adımı da başka söyledim. Ahmet dedim. Restorana gidiyoruz. 'Nihat Bey merhaba' diyorlar. Sürekli tanınınca başka mekanlara gidelim dedim. 2 ay böyle geçti. Millet gelip fotoğraf çektiriyor. En son bir kız gelip fotoğraf çekince 'neden bu kız seni sarılıp öpüyor, yanında ben varım' dedi. O zaman mecbur kaldım kendimi tanıttım. Söylemez olaydım. Her şeyi inceledi. Çok zor durumda kaldım."