Huzurevleri Mahallesi'ndeki evlerinde, 24 Ocak 2014'te e-şi Mübarek Turan'ı, uyu-duğu esnada vücu-duna üçlü prizin kablosunu dolayıp elektrik vererek -öldü-ren sanık Veysi Turan'a, Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 15 Ocak 2015'teki karar duruşmasında "kasten ö-ldür-mek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Verilen karar, sanık ve maktul avukatlarının farklı tarihlerde yaptıkları itirazlar üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesince 4 kez usul yönünden bozuldu. Dördüncü bozma kararının ardından dava, Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinde bir kez daha yeniden görüldü. Duruşmaya, sanık Turan, tutuklu bulunduğu Batman Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile katıldı, maktulün ağabeyi Hamit Saz ile avukatlar salonda hazır bulundu.
ELEKTRİK VERİP EZİYET ÇEKTİREREK KASTEN Ö-LDÜR-DÜĞÜ GEREKÇESİYLE...
Cumhuriyet savcısı, mahkemeye sunduğu esas hakkındaki mütalaasında, sanık Turan'ın, eşi Mübarek'i her iki ayağına elektrik verip eziyet çektirerek kasten ö-ldür-düğü gerekçesiyle cezalandırılması ve tutukluluk halinin devamı yönünde görüş bildirdi.
Savunma yapan sanık Turan, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin bozma ilamındaki aleyhe olan hususları kabul etmediğini belirterek, tahliyesi yönünde karar verilmesini talep etti.
Maktulün ağabeyi Saz ise Yargıtayın bozma ilamına göre karar verilmesi ve sanığın cezalandırılmasını istedi.
Maktulün ailesinin avukatı Burak Göncü de cinayetin vahşice işlendiğini ifade ederek, Yargıtayın bozma ilamına göre sanığın cezalandırılması ve tutukluluk halinin devamı yönünde karar verilmesi talebinde bulundu.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS
Kararın bozulması nedeniyle daha önce 3 kez görülen davada sanığa ağırlaştırılmış müebbet cezası veren mahkeme, sanık Turan'ın, son yargılamada da "eşe karşı kasten ve tasarlayarak ö-ld-rme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Mahkeme, 5237 sayılı TCK'nın 62. maddesinde yer alan takdiri indirimin uygulanmasına yer olmadığına hükmetti.
NE OLMUŞTU?
Kan donduran olay, 24 Ocak 2014 gecesi Diyarbakır merkez Kayapınar İlçesi Huzurevleri Mahallesi 133'üncü sokaktaki evde meydana gelmişti. Veysi Turan, kent merkezindeki bir lokantada lahmacun ustası olarak çalışıyordu. 5 yıllık eşi Mübarek Turan ise 4 yaşındaki kız-larının ardından ikinci kız-larını dünyaya getirmişti. Eşini ve bebeğini doğum sonrasında eve getiren Veysi Turan, iddiaya göre onlar uyuduktan sonra üçlü elektrik priz-inin kablos-unu kesmişti. Turan, kablonun fişini prize takarken, kestiği uçlarını ise uyuyan eşinin yan-aklarına tutmuştu. Mübarek Turan, elektrik akımı nedeniyle o anda yaşa-mını yitirmişti. Eş-inin donup kaldığını gören Veysi Turan, eşinin ağzını eliyle kapatmıştı. Veysi Turan, 155 Polis İmdat hattını arayarak eşini boğ-duğ-unu ihbar etmişti. Eve gelen polisler, baş kıs-mı kömürleşmiş kad-ının ce-sed-ini bulurken, Veysi Turan tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
İLK YARGILAMA
Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Veysi Turan savunmalarında, "Gündüzleyin içime giren cinler beni yönlendirdiler. Ne yaptıysam iradem dışında yaptım" demişti. Yargılama sırasında, sanık Veysi Turan'ın Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nden aldırılan raporuna göre cezai ehliyetini etkileyecek düzeyde ruhsal bir rahatsızlığı ise bulunmamıştı. Sanık Turan 20 Ocak 2015'te ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu karar, Yargıtay'da iki defa usul yönünden eksiklikler nedeniyle bozulmuştu.
"İKİNCİ KEZ KIZ ÇOCUĞU DOĞURMASI SEBEBİYLE..."
Daha sonra yaşanan gelişmelerin ardından Mübarek Turan ailesinin avukatı Burak Göncü, "2014 yılından itibaren takip ettiğimiz bir bu dosya, Türkiye'nin en vahşice işlenen ci-nay-etleri arasında kamuoyuna duyurulan bir dosyaydı. Bu dosyanın bugün yılllardır verdiğimiz hukuk mücadelesinde sonuç doğuran bir Yargıtay kararı aldık. Sanık, maktüleye ikinci kez kız çocuğu doğurması sebebiyle şakaklarına elektrik vererek ö-ldürm-üştü, tabii ki bu Türkiye'de ve kamuda büyük bir vicdan yarası olarak tarihe geçmiş bir dosyadır. Bugün Yargıtay'ın son vermiş olduğu karar, bizim ciddi anlamda hukuka olan hem güvenimizi, hem umudumuzu, hem de maktülenin ailesinde az da olsa vicdani rahatlatma söz konusu olmuştur. Bu sebeple sanığa verilen iyi hal indiriminin kaldırılmasını çok doğru bir karar olarak bulmaktayız. Bu dosya kapsamında 16 Haziran'da son bir kararımız olacaktır. Bu kararda da yıllardır yaptığımız hukuki mücadelenin ciddi anlamda sonuç doğuracağı kanaatindeyiz" demişti.