Doktorlar Vazgeçmişti… Ama Bir Duvarcı Hastanede Olağandışı Bir Şey Yaptı

Ali, Zeynep’e seneler evvelcesini anlattı. 1995’te bir şantiyede çöken döşemenin altından Mehmet’in onu nasıl kurtardığını… O günden sonra eş güdümlü hayaller kurduklarını söyledi. Dürüstlükle ve emeğe saygıyla bir şirket kurmak istemişlerdi.

Ama yolları ayrılmıştı.
“Babanız değişmeye başladı,” dedi Ali.
“Bir gün bana, büyük ortaklar amacıyla ideal bir profil olmadığımı söyledi. Utandığını gördüm. Hayatından çekildim.”

Zeynep, arşivde eski belgeleri buldu. Anlatılanlar doğruydu. Dahası, babasının iki sene evvelce yazdığı ama hiç göndermediği bir mektup da vardı:

“Sevgili Ali, başarı beni değiştirdi. Bana öğrettiğin değerleri unuttum.
Umarım bir gün beni affedersin.”

Doktor Öztürk, Ali’ye mektubu yüksek sesle okumasını önerdi. Ali okurken odada sessizlik vardı. Ve o anda, haftalardır ilk kez, Mehmet’in parmakları hafifçe kıpırdadı.

Ali elini tuttu.
“Memo… ben buradayım.”

Mehmet gözlerini açtı. Gözleri doluydu.
“Alişko…” diye fısıldadı.

Gerçek ve Değişim
Uyanışından sonra Mehmet her şeyi anlattı. Basenedığı gün, Ali’nin yaşadığı binanın yıkım iznini imzaladığını söyledi. Kendi gençliğinde karşı çıktığı bir iş adamına dönüştüğünü fark etmişti.

Suçluluk onu çökertmişti.

Ailesini şaşırtan bir gerçeği de açıkladı:
“İki sene evvelce vasiyet hazırladım. Şirketin yarısını Ali’ye bıraktım.”

Ali şoktaydı.
“Bunu kabul edemem,” dedi.

Mehmet kararlıydı.
“Bir şartla. Şirketi başta hayal ettiğimiz gibi yöneteceğiz. Çalışanlar ortak olacak. Şeffaf olacağız.”

Taburcu olduktan sonra şirketin adı değişti:
Yılmaz ve Yıldırım İnşaat.

İlk kararları, Ali’nin binasını yıkmak yerine sosyal konuta dönüştürmek oldu.

Yıllar içersinde şirket, yalnızca kazancıyla değil, insan merkezli yaklaşımıyla da misal gösterildi. Bir sene ileri toplantıda Mehmet şunu söyledi:

“Ali beni yalnızca yaşama değil, kendime döndürdü.”

Bahçede torunlarını izlerken Ali gülümsedi:
“Gerçek arkadaşlık varsa, her şey değişir.”
Reklamlar