Herkesin “Canavar” Dediği Yiğitle Evlendi – Sadece Köyünü Kurtarmak İçin!

Yüzbaşı Cemal, “Ayşe yarın serbest bırakılacak. Ama evliliğin kanıtını istiyorum,” dedi. Alparslan, “Eşim bu aşağılamaya maruz kalmayacak. Ayşe şimdi serbest bırakılacak, yoksa anlaşma olmayacak,” dedi. Elif de, “Sözümüz yeterli garanti olmalı. Daha fazla kanıt istiyorsanız sizin sözünüz de bir hiç demektir,” diyerek meydan okudu.

Sonunda Ayşe serbest bırakıldı.

7. Yeni Hayatın Başlangıcı

Bir saat sonra Elif, gelin odasında oturuyordu. Kapı açıldı, Alparslan sade bir tepsiyle girdi. “Aç olabileceğini düşündüm,” dedi. Elif, “Neden yüzbaşı Cemal karşısında onurumu savundun?” diye sordu.



Alparslan, “Çünkü gördüğümde değeri tanırım. Halkını kurtarmak için bir yabancıyla evlenmek az savaşçının sahip olduğu bir cesaret gerektirir. Kimsenin, Cemal bile, o fedakarlığı küçük düşürmesine izin vermeyeceğim,” dedi.

O gece, Elif dar yatakta uzanırken, Alparslan getirdiği battaniyelerle yere yerleşti. İkisi de artık tamamen umutsuz olmayan bir geleceği düşündü.



8. Gerçek Yüzleşme

Üç ay geçti. Dağlar arasındaki kayalık vadide, zoraki sürgün olarak başlayan şey yavaşça iki yaralı ruhun birlikte iyileştiği bir sığınağa dönüştü. Elif, sabahları ateşin yanında kocasını buluyordu. Ev işlerini paylaşıyor, birlikte hayatta kalmanın yollarını öğreniyorlardı.

Bir sabah, Alparslan’ın kız kardeşi Ayşe geldi. “Yüzbaşı Cemal hiçbir sözünü tutmadı. Köyüne söz verdiği erzak hiç gelmedi. Evliliğinizi diğer oymaklara saldırmak için bahane olarak kullanıyor,” dedi.

Elif’in dünyası sallandı. Köyü için yaptığı fedakarlık boşa gitmişti. Ayşe, “Diğer oymak beyleri seninle görüşmek istiyor. Senin artık gerçekten bizden biri olduğunu görmeleri lazım,” dedi.

Elif, “Beylerle konuşacağım. Bu evliliğin sadece siyasi bir hile olmadığını göstereceğim. Bu halkı kendi halkım olarak seçtiğimi ve onun için savaşacağımı göstereceğim,” dedi.

Alparslan, “Emin misin? O yola girdiğinde geri dönüş yok. Cemal seni kendi ırkına hain olarak görecek,” dedi. Elif, “Benim ırkım adalet için savaşanların ırkı. Yerim kocamın yanı,” dedi.

O gece, Alparslan, “Seninle evlenmeyi kabul ettiğimde kız kardeşimi kurtardığımı sandım. Senin beni kurtaracağını bilmiyordum,” dedi. Elif de, “Ben halkım için hayatımı feda ettiğimi sandım. Yaşamam gereken hayatı bulduğumu bilmiyordum.”

9. Hakikatin Zaferi

Altı ay sonra, askeri mahkemede Elif tanık olarak duruyordu. Yüzbaşı Cemal’in yalanlarını ifşa etti. Onun ve Alparslan’ın topladığı kanıtlar eziciydi. Cemal, vatana ihanet ve insanlığa karşı suçlardan müebbet hapse mahkum edildi

Elif, “Tek ihanetim adaletsizliğeydi. Tek sadakatim gerçeğe ve sevgiye,” dedi.

10. Birlikte İnşa Edilen Yeni Dünya

Üç yıl sonra, Elif ve Alparslan’ın kurduğu yerleşimde, iki zengin kültürün çocukları birlikte oynuyor, tarlalar birlikte ekiliyordu. Elif, küçük oğlunu sallarken, Alparslan tarladan yaklaşıyordu. “Hiç pişman mısın?” diye sordu.

Elif, “Dünyadaki yerimi buldum, amacımı buldum, gerçek sevgiyi buldum,” dedi.

Uzakta farklı köylerden gelen ailelerin uyum içinde yaşadığı evlerin ışıkları yanıyordu. Sevginin nefreti yendiği yerde, ona “canavar” dediği yiğitle evlendiği için deli dediler. Ama sonunda o sözde delilik en derin bilgelik oldu. Gerçek sevgi, herhangi bir kaderi dönüştürebilir ve sadece çaresizliğin olduğu yerde mucizeler yaratabilir.
Reklamlar